29 Temmuz 2012 Pazar
Emirgan'da Çay Saati
EMİRGANDA ÇAY SAATİ
Çırağan sarayı'ndan Büyükdere'ye
Üşümek sonbaharında eski çınarların
uzadığı yerde gizlice akşamların
başlayıp adetâ kendini dinlemeye
kafeslerin ardında bol gözlü bir kadın
ansızın giydirilmiş ipek ferâceye
bir çay yalnızlığı emirgân'dan öteye
değdikçe ısındığı yaldızlı bardağın
nedîm'den yansıması tatyos efendi'ye
tenhâ bir genç kız sesiyle hicazkâr'ın
kuytularda çürüdüğü bağdadî yalıların
yorgun sarmaşıklarıyla sarkmış bahçeye
soğuk kuşlar gibi dağılır boğazda
rüzgârın getirdiği donuk bir yağmur pusu
istinye'de gemilerin karanlık uykusu
kırık direkleriyle dalgın ve hasta
birden içimi kaplayan ölüm korkusu
selâm verilince meçhul bir namazda
gâzâli'yse biraz mevlânâ biraz da
kubbenin altındaki divan uğultusu
'şeref' vapurundan en kirli beyazda
yüzlerce harbiyeli sürgün yolcusu
havada bir asılmış adam kokusu
istanbul jöntürkleri hüzzâm bir yasta
yankılarıyla telaşlı geceleri bir bebek'ten
motorların taşıyıp o kadar bitiremediği
en yılgın sonbahar benim gözlerimdeki
çok daha dumanlı mütâreke günlerinden
alaturka saat kaçta ikinci tömbeki
miralay sadık bey'in nargilesinden
dem çekip kumrular gibi sebilleri şenlendiren
osmanlı sehpâların gölgesindeki
emirgân'da acılaşmak koyu bir semâverden
çaylar gibi kararıp kaç defalarca eski
bir şiir üzüntüsüyle müseddes biçimindeki
çoktan unutulmuş kilitli defterlerden
Attila İlhan
Girit'e Giden Yollar
Lise 1. sınıfta Tarih dersinde %50 ağırlık taşıyan "Aile Tarihi Projesini" büyükbabam üzerine yapmıştım. O zamanlar beraber geçecek son 5 senemiz kaldığını bilsem hangi ruh halinde olurdum, projeyi tamamlayabilir miydim, kendimi daha önceden yollara mı verirdim hiçbir fikrim yok. Sadece herkesin ahşap kutular, maketler hazırladıkları projeyi ben 19 sayfalık ciltlenmiş bir biyografi ve benim için ailenin ne anlama geldiğini anlatan samimi bir önsöz ve sonsöz ile tamamlamıştım. Aldığım not %100'dü, gittiğim yolların ise km. hesabı yoktu.
Şimdi o ruhsal yolculuğu somut birşeylerle tamamlama zamanı. Büyükbabamın mübadele öncesi doğduğu yere, bebekliğine, çocukluğuna , geçtiği yollara Girit'e gidiyoruz. Doğduğu evi bulmaya, belki de kendimizi. 3 ay nasıl sabredeceğim açıkçası bilemiyorum. Yolların bizi O'nun anısıyla sarması ve O'nu daha da iyi anlamak ümidiyle..
Şimdi o ruhsal yolculuğu somut birşeylerle tamamlama zamanı. Büyükbabamın mübadele öncesi doğduğu yere, bebekliğine, çocukluğuna , geçtiği yollara Girit'e gidiyoruz. Doğduğu evi bulmaya, belki de kendimizi. 3 ay nasıl sabredeceğim açıkçası bilemiyorum. Yolların bizi O'nun anısıyla sarması ve O'nu daha da iyi anlamak ümidiyle..
17 Temmuz 2012 Salı
Başka Türlü Birşey Benim İstediğim..
başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,havası ayrı hava
nerde gördüklerim nerde o beklediğim
rengi başka tadı başka
bir başka yolculuk dalından inmek yere
yaşadığından uzun
bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür vardığım çimen yeşilliğince
ne ağaca benzer ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,havası ayrı hava
nerde gördüklerim nerde o beklediğim
rengi başka tadı başka
bir başka yolculuk dalından inmek yere
yaşadığından uzun
bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür vardığım çimen yeşilliğince
15 Temmuz 2012 Pazar
Aperatif 1: Biberli Muffin Zamanı
Yine anneden kurtarıcı tarif geldi :)
KIRMIZI BİBERLİ MUFFIN
Malzemeler:
2 yumurta
2/3 bardak sut
100 gr. Tereyag
1 paket kabartma tozu
2 kirmizi biber
200 gr. beyaz peynir
1.5 bardak un
Yapilisi:
2 yumurta 3-4 dk. cirpilir. 100 gr. erimis sogutulmus tereyag yavas yavas,
ayni anda cirparak ilave edilir. Daha sonra 2/3 bardak sut eklenir.
Bir paket kabartma tozunun karistirildigi un yavas yavas karisima koyulur.
İnce dogranmis kirmizi biberler ve rendelenmis beyaz peynir ( veya İzmir
tulumu) karistirilir. Kucuk silikon muffin kaplarina 2/3 u kadar doldurulur.
İsitilmis 190 derece firinda ustleri kizarana kadar pisirilir.
Buon apetite!
12 Temmuz 2012 Perşembe
Dört Mevsim YAz
Benim en mutlu anlarım hep yaz mevsiminde & deniz kenarında geçmiştir. Zaten bir İzmirli doğar doğmaz denize aşık olur. Yazların en güzel yanı ise o kalabalık aile. Ayrımsız, sınırsız ama ölçülü geçen o çocukluk ileride aile kurduğunda en temel taşlardan biri olacak bazı mesajları taşır içinde:
"Her zaman yaşını yaşamak. Ne bir eksik ne bir fazla. Ne olduğundan büyük görünmek ne de küçük. Her zaman tadında, kararında"
Bu yüzden huzuru bulduğun insanlar yanında olduğu zaman hiçbir şeyin acelesi yoktur. Yeni açılan restauranta da gidilir, dünyanın farklı bir şehrine de. Ama harcamak , tüketmek için yapılmaz bu aksine keyfi bitimsiz kılmak için yapılır.
Dünyada bazı değerler varsa ve bunların maddi karşılıkları bulunmuyorsa, kendimizi doğduğumuz çehre bakımından şanslı hissedip yaşamalıyız hayatı. Çünkü mücadele bitmiyor (benim için 3 sene önce başlayan ama dünyada çoğu yaşıtım için büyük zorluklar taşıyan doğumunda başlayan mücadele) Bazı zorluklara direnip, sürekli üretmez, yenilenmezsen hiçbir şeyin anlamı yok.
Bugün kafa yoğun,
Bugün işler karışık,
Bugün bir cümle yazınca onun anlamlı veya anlamsız olup olmadığını kontrol edemiyorum
"Her zaman yaşını yaşamak. Ne bir eksik ne bir fazla. Ne olduğundan büyük görünmek ne de küçük. Her zaman tadında, kararında"
Bu yüzden huzuru bulduğun insanlar yanında olduğu zaman hiçbir şeyin acelesi yoktur. Yeni açılan restauranta da gidilir, dünyanın farklı bir şehrine de. Ama harcamak , tüketmek için yapılmaz bu aksine keyfi bitimsiz kılmak için yapılır.
Dünyada bazı değerler varsa ve bunların maddi karşılıkları bulunmuyorsa, kendimizi doğduğumuz çehre bakımından şanslı hissedip yaşamalıyız hayatı. Çünkü mücadele bitmiyor (benim için 3 sene önce başlayan ama dünyada çoğu yaşıtım için büyük zorluklar taşıyan doğumunda başlayan mücadele) Bazı zorluklara direnip, sürekli üretmez, yenilenmezsen hiçbir şeyin anlamı yok.
Bugün kafa yoğun,
Bugün işler karışık,
Bugün bir cümle yazınca onun anlamlı veya anlamsız olup olmadığını kontrol edemiyorum
11 Temmuz 2012 Çarşamba
To The Olive Trees.. 25 Yaş & Chris de Burgh Buluşması
En güzel 25 yaş hediyelerimden biri, 9 yaşında abimin cd player'ında tanıştığım Chris De Burgh şarkılarını sonunda İstanbul'da Maçka Küçükçiftlikparkta canlı dinleyebildim. Gülüşünde bile ahenk var bu adamın, 67 yaşın enerjisi var damarlarında. Yalnız ölmek istemiyor gibi.. Hayat zaten hep onu yalnız bırakanları değil de kendisine tutunanları sevmiyor mu? Ufak sinir bozuklukları mutlu insanların sadece 1 sn.sini alır, mutsuz iç hesaplaşmasını tamamlayamamış sorumsuz insanları ise çürütür. Chris de Burgh gençleşirken ve İstanbul'a tekrar 'merhaba' derken bana İzmir'i hatırlatan şarkısının şu dizeleri vardı hep aklımda:
When the summer winds begin to blow,
That is when I will be sailing to my home,
To the olive trees and the golden corn
That whispers in the fields up in the hills beyond the place
where I was born;
Misafir Her Zaman Haklıdır: Etli Nohut + Domatesli Pilav
Objektif kararlarına ve yorumlarına güvendiğim 4 kişilik dost ekibini bugün spontane bir şekilde deneylerime alet ettim. Ama misafir her zaman haklıdır, menüye verdikleri not bunu gösteriyor :)
ETLİ NOHUT
Malzemeler:
Birbucuk su bardagi beyaz nohut
250 gr. kusbasi dogranmis bonfile
1 yemek kasigi biber salcasi
2 yemek kasigi domates puresi
Tuz, karabiber , pul biber
2 dolu yemek kasigi zeytinyag
2 orta boy sogan
Yapilisi:
Nohut bir gun once ustunu ortene kadar suya konur. 8 saat kadar suda
durup sismesi gerekir. Pisirmeden once sicak suda 1-2 dk. haslanmali ve
suzguye alinmalidir. Duduklu tencereye zeytinyagi konularak bir sure orta
kizdirilir.( Yag eti atinca cazzzz edecek kadar isinmalidir. Aksi takdirde et su
salar ve sert olur. ) Etler yaga eklenerek suyunu cekene kadar kavurulur.
İnce dogranmis soganlar ilave edilir, saydamlasip renkleri degisene kadar
pisirilir. Kup dogranmis kirmizi biber 2-3 dk.dondurulur. Once biber salcasi
sonra domates puresi tencereye konulur. Nohutlar,
2 bardak sicak su, tuz, karabiber, pul biber ilave edilir.Tencerenin kapagi kapatilir.
Ayar dugmesi tavuk isaretine getirilir, saat 15 dk ya ayarlanir. İlk dut sesinden sonra
ates biraz kisilir. İkinci dutten sonra yemek hazirdir. ( please buhar kontrol!!)
ETLİ NOHUT
Malzemeler:
Birbucuk su bardagi beyaz nohut
250 gr. kusbasi dogranmis bonfile
1 yemek kasigi biber salcasi
2 yemek kasigi domates puresi
Tuz, karabiber , pul biber
2 dolu yemek kasigi zeytinyag
2 orta boy sogan
Yapilisi:
Nohut bir gun once ustunu ortene kadar suya konur. 8 saat kadar suda
durup sismesi gerekir. Pisirmeden once sicak suda 1-2 dk. haslanmali ve
suzguye alinmalidir. Duduklu tencereye zeytinyagi konularak bir sure orta
kizdirilir.( Yag eti atinca cazzzz edecek kadar isinmalidir. Aksi takdirde et su
salar ve sert olur. ) Etler yaga eklenerek suyunu cekene kadar kavurulur.
İnce dogranmis soganlar ilave edilir, saydamlasip renkleri degisene kadar
pisirilir. Kup dogranmis kirmizi biber 2-3 dk.dondurulur. Once biber salcasi
sonra domates puresi tencereye konulur. Nohutlar,
2 bardak sicak su, tuz, karabiber, pul biber ilave edilir.Tencerenin kapagi kapatilir.
Ayar dugmesi tavuk isaretine getirilir, saat 15 dk ya ayarlanir. İlk dut sesinden sonra
ates biraz kisilir. İkinci dutten sonra yemek hazirdir. ( please buhar kontrol!!)
Konumuz Bezelye
Yine başarılı bir deneme, "sıfırdan yemek yapmaya başlayan bir insan için.." girişi dahi yapmıyorum. Dersimiz bezelye, kendime notum (ne kadar su, o kadar lezzet Pınar!)
Anneden tarif arası gelen efektlere dikkat! :)
Malzemeler:
1 kg bezelye
2 ortaboy domates
2 buyuk yemek kasigi dolusu zeytinyag
1 orta boy kuru sogan
Tuz, karabiber
1 kesme seker
Yapilisi:
Bezelye ayiklanip yikanarak suzguye alinir. Duduklu tencereye zeytinyag koyularak
orta atese oturtulur. İnce dogranmis soganlar rengi degisene kadar 2-3 dk kavurulur.
Bezelyeler, rondolanmis 2 domates, tuz, karabiber, kesme seker ilave edilir. 8-10 dk.
orta ateste ustu acik olarak pisirilir. 1 cay bardagi (buyuk) sicak su koyup duduklu tencerenin kapagi kapatilir. Ayari tavuk isaretine getirip saat 7 dk ya ayarlanir. Duuut sesi gelince
saat cikarilir. Ates biraz kisilir. Tekrar duuut sesi gelince tencerenin alti kapatilir.
Duduklu tencereyi buharini iyice bosaltmadan asla acmayacagimiz unutulmamalidir!
Anneden tarif arası gelen efektlere dikkat! :)
Malzemeler:
1 kg bezelye
2 ortaboy domates
2 buyuk yemek kasigi dolusu zeytinyag
1 orta boy kuru sogan
Tuz, karabiber
1 kesme seker
Yapilisi:
Bezelye ayiklanip yikanarak suzguye alinir. Duduklu tencereye zeytinyag koyularak
orta atese oturtulur. İnce dogranmis soganlar rengi degisene kadar 2-3 dk kavurulur.
Bezelyeler, rondolanmis 2 domates, tuz, karabiber, kesme seker ilave edilir. 8-10 dk.
orta ateste ustu acik olarak pisirilir. 1 cay bardagi (buyuk) sicak su koyup duduklu tencerenin kapagi kapatilir. Ayari tavuk isaretine getirip saat 7 dk ya ayarlanir. Duuut sesi gelince
saat cikarilir. Ates biraz kisilir. Tekrar duuut sesi gelince tencerenin alti kapatilir.
Duduklu tencereyi buharini iyice bosaltmadan asla acmayacagimiz unutulmamalidir!
4 Temmuz 2012 Çarşamba
Neydi O Bir Zamanlar
istanbul ve sen / neydi o bir zamanlar
sanki gençliğime doğru yaşlanıyordum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
hangi yanıma dönsem seni bulurdum
içimdeki lambanın kırıldığı anlar
istanbul ve sen / sırılsıklam yaşananlar
yanardöner bir ayna yeniden ruhum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
gözlerinin sisinde sevdalı bir yolcuyum
hayal meyal gemiler dumanlı ilkbahar
istanbul ve sen / ikinizden kalanlar
tekrar tekrar ısrarla yaşayıp durduğum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
rüya mıdır gerçek mi kendi kendime sorduğum
istanbul ve sen / neydi o bir zamanlar
ATTİLA İLHAN
Cherish The Day
You're ruling the way that I move
And I breathe your air
You only can rescue me
This is my prayer
If you were mine
If you were mine
I wouldn't want to go to heaven
I cherish the day
I won't go astray
I won't be afraid
You won't catch me running
You're ruling the way that I move
You take my air
You show me how deep love can be
You're ruling the way that I move
And I breathe your air
You only can rescue me
This is my prayer
I cherish the day
I won't go astray
I won't be afraid
You won't catch me running
I cherish the day
I won't go astray
I won't be afraid
Won't run away
You show me how deep love can be
You show me how deep love can be
O Haziran Akşamı Yazısı
Sıcak mı sıcak bir haziran akşamı. Klimanın yapay serinliğinde ferahlamaya çalışıyoruz.
Hani insan bazen yüreğinin yerinde kocaman bir taş varmış gibi hisseder ya ,işte ben de öyle hissediyorum. Elimde değil, çevremde sevdiklerimle ilgili ne kadar olan biten varsa yükleniyorum sırtıma ben de. Problemleri evirip çevirip yaşıyorum kafamda. Hayat hep krem ve beyaz gibi olsa, griler siyahlar olmasa. Tamam, hayata renk veren o güzelim gökkuşağı renkleri harika. Ama grileri, siyahları yaşamamak için bir kalemde feda ederim onları. Bir tuvalim olsa, bir resim yapsam, griyle siyahı koymamak için zararı yok dokunmam bile diğer boya tüplerine.
Madem Spora Başladık Menümüz: Barbunya & Mücver
İlk denemenin rehavetine veya moral bozukluğuna kapılmamak lazımmış, mail ile gelen tarif mundar olunca anne ile yapılan canlı telefon görüşmesi TAM KIVAMINDA bir barbunyanın doğumuna vesile oldu. İki ayak bir pabuca girerek yapılan mücverlerim de yılın en hızlı hazırlanan mücveri madalyasını almak üzere sıraya girdi. İşte yapılışları:
Zeytinyağlı Barbunya
1 kg. barbunya ( ayiklanip yikanmis )
2 iri, kirmizi domates ( rendelenmis veya "rondo" da cekilmis )
1 irice kuru sogan (ince kiyilmis)
1 kirmizi biber ( ince dogranmis )
2 buyuk yemek kasigi dolusu zeytinyag
1 dolu cay kasigi tuz
1 kesme seker
Yapilisi :
Yukaridaki tum malzemeler duduklu tencereye konulup iyice
karistirilir. Orta ateste 10 dk. kadar pisirilir. 1 cay bardagi kadar
sicak su ilave edilir. Tencerenin kapagi sikica kapatilir. Pisirme ayari
"vitamin" e getirilir, saat 12- 13 dk. ya getirilip yerine takilir. Duuuut
sesi gelince saat cikarilir. Tencerenin alti biraz kisilir. Sure sona erip
saat tekrar otmeye basladiginda tencerenin alti kapatilir. En az 15
dk. Bekledikten sonra pisirme ayari buhar isaretine getirilir. Buhar cikmazsa
tencere acilir. En az evdeki kadar lezzetli barbunya yemege hazirdir.
Buon appetito:))
Ve MÜCVEEEER:
Malzemeler:
3 adet kabak
5-6 taze sogan
Yarim demet taze nane veya 1 tatli kasigi kuru nane
Yarim demet dereotu
Yarim demet maydanoz
2 yumurta
4-5 tepeleme yemek kasigi un
Karabiber, tuz
Yapilisi:
Kabaklarin disi ince soyulup uclari kesilir, yikanir ve suzulur.
Rendenin kalin tarafiyla rendelenir. İnce kiyilmis sogan, yesillikler,
2 yumurta, un , tuz, karabiber hep birlikte iyice karistirilir.
Teflon tavaya 2-3 yemek kasigi sivi yag konur, kizdirilir.
Karisimdan kasikla alinip tavaya tek tek dokulur ustu biraz bastirilarak
İnceltilir. Her iki tarafi kirana dek orta ateste alt ust edilerek pisirilir.
MUTLU SOOON!!! :)
Zeytinyağlı Barbunya
1 kg. barbunya ( ayiklanip yikanmis )
2 iri, kirmizi domates ( rendelenmis veya "rondo" da cekilmis )
1 irice kuru sogan (ince kiyilmis)
1 kirmizi biber ( ince dogranmis )
2 buyuk yemek kasigi dolusu zeytinyag
1 dolu cay kasigi tuz
1 kesme seker
Yapilisi :
Yukaridaki tum malzemeler duduklu tencereye konulup iyice
karistirilir. Orta ateste 10 dk. kadar pisirilir. 1 cay bardagi kadar
sicak su ilave edilir. Tencerenin kapagi sikica kapatilir. Pisirme ayari
"vitamin" e getirilir, saat 12- 13 dk. ya getirilip yerine takilir. Duuuut
sesi gelince saat cikarilir. Tencerenin alti biraz kisilir. Sure sona erip
saat tekrar otmeye basladiginda tencerenin alti kapatilir. En az 15
dk. Bekledikten sonra pisirme ayari buhar isaretine getirilir. Buhar cikmazsa
tencere acilir. En az evdeki kadar lezzetli barbunya yemege hazirdir.
Buon appetito:))
Ve MÜCVEEEER:
Malzemeler:
3 adet kabak
5-6 taze sogan
Yarim demet taze nane veya 1 tatli kasigi kuru nane
Yarim demet dereotu
Yarim demet maydanoz
2 yumurta
4-5 tepeleme yemek kasigi un
Karabiber, tuz
Yapilisi:
Kabaklarin disi ince soyulup uclari kesilir, yikanir ve suzulur.
Rendenin kalin tarafiyla rendelenir. İnce kiyilmis sogan, yesillikler,
2 yumurta, un , tuz, karabiber hep birlikte iyice karistirilir.
Teflon tavaya 2-3 yemek kasigi sivi yag konur, kizdirilir.
Karisimdan kasikla alinip tavaya tek tek dokulur ustu biraz bastirilarak
İnceltilir. Her iki tarafi kirana dek orta ateste alt ust edilerek pisirilir.
MUTLU SOOON!!! :)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)