20 Ağustos 2010 Cuma

Let It Be



Çocukluğumun geçtiği evde en sevdiğim yerlerden biri pikap'ın bulunduğu köşeydi. Altında bantlarını çıkarıp kalemle sardığımız, müzik setine koyunca bir sonraki şarkıya geçmek için dakikalarca ileri geri yaptığımız kasetler dururdu. Ve özenle saklanan long-play'ler. Annemin ufak long-play koleksiyonunda tanıştığım Beatles (şu anda overrated kelimesinin sözlük anlamı şeklinde heryerde geçen ama şahsen müzik tarihinine önemli izler bıraktığını düşündüğüm grup All My Loving, Here Comes The Sun, I'm so Tired, Like Dreamers Do, Let it Be, To Know Her is To Know Her ve tabii ki Yesterday gibi parçalarıyla kalbimi çalmıştı bir kere.

Ve bugün de dilime dolanıp beni esir alan parçası Let It Be sebebiyledir bu nostaljik yazım.

"And when the night is cloudy,
There is still a light that shines on me,
Shine on until tomorrow, let it be.
I wake up to the sound of music
Mother mary comes to me
Speaking words of wisdom, let it be.
Let it be, let it be.
There will be an answer, let it be.
Let it be, let it be,
Whisper words of wisdom, let it be. "

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder